Sizden; beni anlamanızı, kabullenmenizi ve onurlandırmanızı beklemiyorum.
Uzun yıllardır, hayallerimde bile yalnızım ve bu, beni acıtmıyor.
Yaşadığım dünyaya ait olmadığımı fark ettiğimden beri, daha sakinim. Huzurla nefes alıyorum.
Bu huzur zamanlarımı katletmenizi sevmiyorum. Geçmiş zaman dilimlerinizdeki acı hatıralarınızın intikam alanı olarak, beni hedef almanızdan nefret ediyorum.
Ben, içinizdeki acıyı ve nefreti kusacağınız bir ırmak değilim. Dahası, ben zaten bir ırmak değilim.
Sessizce nefes almam, kininizi körüklüyor ve bunun da farkındayım.
Benim, kırılabilme özelliğine sahip, küçük bir kalbim var ve kalbimi kırmanızı istemiyorum. Çünkü kalbim kırıldıkça, daha çok yazıyorum ve bir süre sonra ellerim acıyor. Ellerim, kalbimden biraz daha büyük ama yine de acıyor.
Benden uzak durmanızda yarar var. Ben, sizin öfke fırtınalarınız sırasında üşüyorum ve bundan da hoşlanmıyorum.
Şimdilik bu kadar yeter.
Beni rahat bırakın..
